#Para

Ons altın 35 kez rekor yeniledi

Orta Doğu’da İsrail’in devam eden saldırıları ve ABD’de 5 Kasım’da yapılacak olan başkanlık seçimlerine ilişkin belirsizlik, ons altının fiyatının yükselmesine yardımcı oldu ve bu yıl 35 kez rekor kırdı.

Ukrayna’da devam eden çatışmalar, ABD’nin artan borç yükü gibi jeopolitik ve makroekonomik risklerin yanı sıra dünya genelindeki merkez bankalarının güvercin adımları da ons altının fiyatını destekledi.

Altının onsunda bu yıl yüzde 33’lük bir artış kaydedilirken, bu, son 45 yılın en güçlü yıllık artışı olarak kaydedildi. Altının ons fiyatı 2 bin dolar seviyesinin üzerinde başladığı yılın (2 bin 62 dolar) sonunda 3 bin dolara yaklaşırken, bazı analistler faiz indirimlerinin ve küresel belirsizliklerin devam etmesi halinde bu fiyat hedefine ulaşabileceğini tahmin ediyor. Altının onsundaki rekorlara bir yenisinin eklenmesiyle uluslararası piyasalarda 23 Ekim’de 2 bin 758,42 dolara yükselen altının ons fiyatı, 25 Ekim’de 2 bin 740 dolardan işlem gördü. Analistler, ons altına olan talebin merkez bankaları alımları, Fed’in faiz indirme politikalarına devam edeceği beklentisi ve Orta Doğu’daki çatışmalar nedeniyle güçlü kalacağı konusunda hemfikir. Bu durumda düşen petrol fiyatları enflasyon endişelerini azaltırken, bu durumun merkez bankalarına faiz oranlarını düşürmek için daha fazla alan sağladığı belirtiliyor. Düşen faiz oranları genellikle ons altına olan talebi artırırken, bu durum sabit getirili yatırım araçlarını daha az çekici hale getiriyor. ABD’de faiz oranlarının düşmesi durumunda hem doların baskı altında kalacağı hem de dolar cinsinden işlem gören ons altının diğer para birimlerinden alıcılar için daha cazip hale gelebileceği ifade ediliyor.İsrail’in Ortadoğu’da yaptığı saldırılar piyasalarda endişe uyandırmaya devam ederken, bu durum güvenli liman arayan yatırımcılar için ons altın fiyatını destekliyor. Kriz zamanlarında, yatırımcılar portföylerinin bir kısmını ons altına kaydırırken, altın jeopolitik açıdan belirsiz dönemlerde güvenli liman olarak görülüyor.

Jeopolitik belirsizliklerin Eylül ayında ons altın fiyatındaki artışın yaklaşık beşte birini oluşturduğu, Dünya Altın Konseyi’ne göre hesaplandı. Bazı analistler, ABD seçimlerine doğru yaklaşılırken bu bağlantının devam edebileceğini tahmin ediyor. ABD’de 5 Kasım’da gerçekleşecek olan başkanlık seçimlerine dair hangi adayın kazanacağına ilişkin süregelen belirsizlik yatırımcıları ons altına yönlendiriyor. Anketler, Demokrat Parti adayı Kamala Harris ve Cumhuriyetçi aday Donald Trump arasında 5 Kasım’daki başkanlık seçiminde neredeyse başabaş bir durum olduğunu ortaya koyarken, bu durum yatırımcıların altına yönelmesine neden oluyor. Çoğu analist, Cumhuriyetçi Donald Trump’ın Kasım ayındaki ABD başkanlık seçimlerini kazanmasının ons altın fiyatlarını destekleyebileceğini belirtirken, Trump’ın planladığı vergi indirimlerinin ABD bütçe açığını artırabileceğini ve dolayısıyla doların durumunu zayıflatabileceğini ifade ediyor.

Dünya genelinde enflasyon endişesinin azalmasına rağmen merkez bankaları, özellikle Fed, para politikalarını gevşetmeye devam ederken, merkez bankaları dünya genelindeki ekonomik duruma bağlı olarak politika ayarlamalarını sürdürüyor. Dünya genelindeki merkez bankalarından Fed’in faiz indirim politikasına devam edeceğine dair beklentiler, ons altın fiyatını destekleyen faktörlerden biri olarak öne çıkıyor. Fed, 18 Eylül’de politika faizini 4 yıl aradan sonra ilk kez 50 baz puanlık bir indirimle yüzde 4,75-5,00 aralığına çekti. Bu indirimin ardından ons altının fiyatı iki hafta içinde 7 kez rekor kırarak yükseldi. Analistler, çoğunlukla Fed’in Kasım ayındaki toplantısında faiz oranlarını 25 baz puan indirmesini beklerken, bu beklentinin azalmasının ons altın fiyatlarını olumsuz etkilesi olası görülüyor. Tarihsel olarak, faiz indirim döngüsünün başlamasından sonraki altı ay içinde ons altın fiyatının ortalama yüzde 6 arttığı belirtiliyor. Altın, faizsiz bir yatırım aracı olduğu için, faiz oranlarının düşmesi ons altına olan talebi destekliyor.

Sadece fiyat artışı nedeniyle altına yatırım yapan bazı yatırımcılar varken, vadeli işlemler piyasasındaki varlık yöneticileri ve brokerlerin altın fiyatlarının yükseleceği yönündeki değerlendirmeleriyle uzun pozisyonların artması dikkat çekiyor. Vadeli işlemler piyasasındaki birçok yatırımcının kısa vadeli trendlere odaklanması nedeniyle, pozisyon değişiklikleri ons altın fiyatında düzelmeye sebep olabilir. Asya’dan külçe ve sikke alan yatırımcıların, yılın başında altın fiyatları için itici bir güç olduğu düşünülürken, altına olan fiziksel talep hakkında piyasadan gelen karışık sinyaller dikkat çekmeye başladı. Altın alımlarının Mart ve Nisan aylarında rekor seviyeye ulaşmasına önemli katkıda bulunan Çin Merkez Bankası, Eylül ayında beşinci kez arka arkaya altın alma kararı almazken, merkez bankalarının bu yılın geri kalanında da altın talebini destekleme eğiliminde olacağı ifade ediliyor. Analistler, ons altının ardı ardına rekor kırmasının kısa vadeli faktörlerden kaynaklandığını, merkez bankalarının altın alımlarının devam etmesi, Fed’in daha fazla faiz indirimi yapma ihtimali ve zayıflayan ekonomi ve artan borçlar gibi jeopolitik ve makroekonomik riskler nedeniyle orta vadede ons altın fiyatları açısından olumlu bir ortam oluşturduğunu vurguladı.

Leave a comment

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir